iletişim hattı +90532 400 2886

Hattat Abdülkadir (Saynaç) Efendi

Antika Hat Yazı Alanlar, Antika El Yazması Alanlar, Kuran Alanlar, Hat Levha Alanlar Hattat Abdülkadir (Saynaç) Efendi eserleri alanlar-Antika Hisar 
Eski Sadrazam Nevşehirli Damat İbrahim Paşa’nın torunlarından ve nâiblerden Ahmet Tevfik Efendi’nin oğludur. 1881’de (1299 H.) Kayseri’ye bağlı Tavlusun köyünde doğdu.

Memleketinde ilkokulu bitirdikten sonra 1898’de (1316 H.) İstanbul’a geldi. Fatih Camii’nde Arnavut Hoca Hasan Necmüddin Efendi’nin dersine devamla icazetname aldı. Darülfünun İlahiyat bölümünden 1912’de (Temmuz 1328) mezun oldu.

1903’te (1321 H.) Meşihat Dairesi’ne girerek Mektubî Kalemi’nde memur olarak göreve başladı ve dairenin lağvedilmesine kadar vazifesini sürdürdü. Ardından yeni kurulan İstanbul Müftülüğü Evrak Kalemi’ne memur tayin olunarak vakti gelince yaş haddinden emekli edildi.

Damat İbrahim Paşa ve zevcesi Fatma Sultan hayratında — vakfiye gereğince — vaaz etmesi kararlaştırıldı.

Memleketinden İstanbul’a geldiği sene, Filibeli Hacı Arif Efendi’den sülüs ve nesih meşkine başlayarak huruf (harfler) müfredatını Reisülhattatîn Kâmil Efendi’den mürekkebatı tamamlayarak icazet aldı. Birkaç sene “Medresetülhattatin”de de çeşitli meşkleri yazıldı.

1909’da [25 Şubat 1324] Maarif Meclisi’nde hutût-ı mütenevvia yarışmasına girerek birinciliği kazandı. Darülmuallimîn hüsn-i hat hocalığına tayin edildi. Bir müddet sonra Darülhilâfe medreselerine, oradan da İmam-Hatip mektebine nakledilerek ilgaları tarihine kadar muallimlikte bulundu.

Sülüs, celî, talik ve rik’ada ayrıca mürekkep imalinde maharetliydi.

Abdülkadir Efendi’nin tercüme ederek mütenevvi’ (çeşitli) hatla yazdığı Cezerî’nin siyerine, amcasının oğlu meşhur ressam ve hattat Feyhaman Bey’in arzusuyla şu takrizi yazmıştım:

Cezerî’nin siyer-i pakini Abdülkadir
Terceme eyliyerek, kıldı uyûnı tâbân[1]
Öyle bir terceme kim aslı gibi âlâdır
Cezerî görse olurdu ebediyyen tahsin-han[2]
Sahib-i ilm ü hüner, revnak-ı hattatîndir[3]
Hüner ü ilmine işte eseri bir bürhan[4]
Muhtelif hat ile tezyin-i sahâif etmiş[5]
Her sahife ediyor âdemi cidden hayran
Nazm-ı zîbâsına dilbeste onun nâzımlar[6]
Hatt-ı ranâsına aşüfte onun hattatan[7]
Hüsn-i ahlâkına her hali şehadet eyler
Başka şahid aramaz hulkuna[8] ehl-i irfan
Zuhr-i ahret olur elbette bu dürlü âsâr[9]
İstifaza edüb[10] ondan nice sahib-i imân
Halik-ı levh u kalem sa’yini meşkûr etsün[11]
Eylesün Şah-ı Rusül şanına lâyık ihsan

[1] kıldı uyûnı tâbân: Gözleri aydınlık kıldı
[2] Cezerî görse olurdu ebediyyen tahsin-han: Cezerî görse ebediyen beğenip alkış tutardı
[3] revnak: Parlaklık
[4] bürhan: Delil.
[5] tezyin-i sahâif etmiş: Sayfaları süslemiş
[6] nazm-ı zîbâsına dilbeste onun nâzımlar: Güzel dizişine gönül bağlar onun, tanzim edenler
[7] hatt-ı ranâsına aşüfte onun hattatan: Güzel hattına kapılır onun hattatlar
[8] hulk: Tabiat, huy.
[9] zuhr-i ahret olur elbette bu dürlü âsâr: Böyle eserler ahiretin zuhrudur (zor günler için saklanan şey).
[10] istifâza etmek: Feyizlenmek.
[11] Halik-ı levh u kalem sa’yini meşkûr etsün: Kaderi yazan kalemi ve kader levhasını yaratan Allah, onun gayretinin karşılığını buldursun.

Kaynak: Son Hattatlar, İbnülemin Mahmud Kemal İnal. 
Kaynak kişi: Ayşe Zühal Saynaç (Abdülkadir Efendi'nin torunu)
Metni sadeleştiren ve dipnotlandıran: Kadriye Kaymaz

© 2015 - Hisar Antik Sitemizdeki yazı, resim ve haberlerin her hakkı saklıdır.
İzinsiz, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.